Mercimek tanesi kadar kuvve-i hâfıza-i insaniyeye bir kütüphane yazmak, Hâlık-ı Küll-i Şey’e hastır.
Bir mercimek tanesi kadar mevki tutan “kuvve-i hâfıza-i insaniyede” bir kütübhane kadar yazı yazdırmak ve bütün hâdisat-ı kevniyenin mufassal fihristesini o kuvvecikte dercetmek, elbette ve elbette Hâlık-ı Küll-i Şey’e has ve bu kâinatın Rabb-i Zülcelal’ine mahsus bir hâtemdir. (Yirmiikinci Söz)